-
1 derin
глубо́кий* * *1.глубо́кийderin bilgi — глубо́кие зна́ния
derin bir etki — огро́мное возде́йствие
derin bir kuyu — глубо́кий коло́дец
derin bir yara — глубо́кая ра́на
derin inceleme[ler] — глубо́кие / всесторо́нние иссле́дования
2.derin saygılarımızla — с глубо́ким уваже́нием
глубина́derinden — а) из глуби́нки; б) [отку́да-то] издалека́
derinden sesler geliyor — [отку́да-то] издалека́ доно́сятся голоса́
derinden derine — издалека́, с далёкого расстоя́ния
derinden derine top sesleri işitiliyordu — издалека́ доноси́лись зву́ки оруже́йных вы́стрелов
derine kaçmış gözler — глубоко́ поса́женные глаза́
gönlümün derinlerinde — в глубине́ мое́й души́
-
2 derin
derin derin düşünmek grübeln; angestrengt nachdenken;derin devlet Staat m im Staat;derin dondurucu Tiefkühlschrank m, -fach n, -truhe f;derinden derine von weitem
См. также в других словарях:
derinden derine — zf. 1) Uzaklardan Derinden derine ırmaklar ağlar / Uzaktan uzağa çoban çeşmesi. F. N. Çamlıbel 2) En iyi biçimde, en ince ayrıntılarına kadar Hayri Efendi medrese ilimlerini derinden derine bilen bir zat değildir. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
derinden — zf. 1) En ince ayrıntısına kadar, etraflıca 2) Pek belli olmayan uzak bir yerden Derinden sesler geliyor. 3) İçten Birleşik Sözler derinden derine … Çağatay Osmanlı Sözlük
koyu koyu — sf. 1) İyice koyu (renk) 2) zf. Uzun uzun, derinden derine Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller koyu koyu düşünmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
lodoslu — sf. Lodosu olan, lodosa sahip veya lodosa maruz kalan Lodoslu deniz aşağıdaki kıyıyı dövdükçe koca bina derinden derine yalpalardı. C. Uçuk … Çağatay Osmanlı Sözlük
önsezi — is. 1) Hiçbir belirti yokken bir şeyin olacağını sezme, içe doğma, hissikablelvuku, basiret, altıncı duyu veya his Bir önsezi benliğini derinden derine yokluyor kuruntusuna kapılmıştı. T. Buğra 2) fel. Temellendirilmeyen duygu, verilmemiş olanın … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEFEKKÜR — Fikretmek. Düşünmek. Fikri harekete getirmek.(Tefekkür, gafleti izale eder. Dikkat, teemmül; evham zulümâtını dağıtıyor. Lâkin nefsinde, bâtınında, hususi ahvâlinde tefekkür ettiğin zaman derinden derine tafsilât ile tetkikat yap. Fakat afâkî,… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük